28 Haziran 2010 Pazartesi

Sobee Studios’un CEO’su Mevlüt Dinç ile İKV: Derindeki Sır, Supercan ve I Can Football Röportajı!


NOT: Dönemin Sobee Studios CEO’su olan Mevlüt Dinç ile 28 Haziran 2010 tarihinde gerçekleştirdiğim en kapsamlı İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır, Supercan ve I Can Football röportajımdır. Ayrıca Mevlüt Dinç ilk Türk oyun yapımcısı olarak bilinmektedir.

Röportaj; dönemin Electronic Arts (EA) ve Crytek’in resmi fan sitesi www.cryturkiye.com da yayınlanmıştır.

Sobee Studios'un Kurucu CEO'su Mevlüt Dinç ile uzun bir röportaj gerçekleştirdik. Sobee Studios’un geliştirdiği ve Aral’ın dağıtımlığını üstlendiği İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır hakkındaki ilk röportaj.

Ayrıca yakında piyasaya çıkacak olan ve Marvel işbirliği ile hazırlanan SuperCan hakkındaki soruların cevaplarına ve Supercan'ın çıkış tarihi hakkındaki bilgiyi bu röportajda öğrenebilirsiniz.
Son olarak I Can Football: World Cup ile ilgili bilgileri ve özellikle Mevlüt Dinç'in oyun sektörüne atılma macerasını da buradan öğrenebilirsiniz. Keyifli Okumalar.

- Tayfun Kumaş (CryTurkiye.com – Crytek Community)
Tayfun Kumaş: Merhaba Mevlüt Bey, sizi tanımayanlar olabilir. Lütfen öncelikle bize kendinizden bahsebilir misiniz?
Mevlüt Dinç: Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'nden mezun olmamın ardından, 1983 yılında yüksek lisans için gittiğim İngiltere'de Vivid Image şirketinde çalışmaya başlayarak oyun endüstrisine atıldım. Benim İngiltere'deki oyun sektörüne giriş tarihim ile oyun sektörünün başlangıç tarihi hemen hemen aynı yıllara denk geliyordu. Çalışmalarımı İngiltere'de 2000 yılının sonuna kadar dünya çapında profesyonelce sürdürdüm.
2000 yılından sonra Türkiye'ye dönme kararı aldım. Almış olduğum bu kararın asıl amacı İngiltere'de edinmiş olduğum bilgi birikimi ve tecrübelerimi Türkiye'deki oyun sektörünü canlandırmak adına sunmaktı. Kariyerimin en üst noktasında iken Türkiye'ye gelmiş bulundum. Belki daha önce gelmiş olsaydım, bu kadar sabırlı ve kendime güvenerek çaba sarf edemeyebilirdim.

Tayfun Kumaş: Oyunlara ilginiz nasıl başladı?
Mevlüt Dinç: Oyun dünyasıyla tanışmam tamamen bir tesadüftür. İngiltere'de bir fabrikada çalışırken, 1983 yılında oradaki bir iş arkadaşımın ısrarı üzerine Z-X Spectrum diye bir oyun bilgisayarı aldık. Bilgisayarda birkaç hafta zaman geçirdik. Tabii o zamanlar İngilizcem de o kadar iyi değildi ve halen İngilizce öğreniyordum (Koskoca 21 yıl olmuş, dile kolay). O gün bugündür bu işi yapıyorum.
Aslında benim ne ilgi alanıma ne de uzmanlık alanıma giren bir şeydi ancak bu işe merak sarmamın ardından bir kitap alarak makine dili öğrenmeye başlayıp oyun yazarı oldum.

Tayfun Kumaş: Oyun yapımcılığına adım attığınız ilk maceranızı bize anlatır mısınız?
Mevlüt Dinç: İlk olarak tasarladığım bir oyunu, o dönemde öğrenciyken, İngiltere'de gerçekleştiren bir fuara katılarak tanıtmaya çalıştım. Fuara katılan firmaların biri benim projeme ilgi gösterdi ve destek vererek benim oyun sektörüne girişimimi sağladı.
Tayfun Kumaş: Türkiye'ye yerleşmeden önce hangi oyunların yapımında çalıştınız ve o oyunlardaki görevinizinden bize bahseder misiniz?
Mevlüt Dinç: İngiltere'de o dönemde oyun tutkunları arasında çok kullanılan Amstrad, Spectrum ve Amiga gibi bilgisayarlar için çeşitli oyunlar geliştirdim. Bu oyunlardan Enduro Racer (Amstrad), Last Ninja II (Spectrum/Amastrad), Hammerfist (Amiga), Time Machine (Amiga), First Samurai (Amiga/Nintendo SNES) ve Street Racer (Nintendo SNES) ile çeşitli ödüller kazandım. İngiltere'de oyun sektöründe 15 yıl boyunca çalıştıktan sonra ülkemizde oyun sektörünü yaratma hedefiyle Türkiye’ye dönme kararı aldım. Türkiye'de ''Actor'' isimli 3B oyun motoru üzerinde çalışmalarıma devam ettim. Intel üzerinde çalıştığım Actor, 2000 yılında P4 2000 işlemcisinin dünya çapındaki tanıtımında kullandı.

Tayfun Kumaş: Oyun yapımcılığı adına Türkiye'ye kazandırmak istedikleriniz nelerdir?
Mevlüt Dinç: Türkiye'nin oyun potansiyeli oldukça yüksek seviyelerde. Biz Türk Telekom ile birlikte bu potansiyeli en iyi şekilde devam ettirmeye çalışıyoruz. İlerleyen zaman içerisinde çok daha büyük hamleler ve adımlar atacağımızı söyleyebilirim. Benim Türkiye'deki en büyük hedefim önümüzdeki beş yıl içerisinde dünya çapında bir oyun yazılım devi olmak. Bunun içinde ekibimizi sürekli genişletiyoruz. Ayrıca Sobee Studios olarak diğer kişi ve gruplara başarılarımızla örnek olup, onların da bu sektöre girmelerine öncülük etmeyi hedefliyoruz.

Tayfun Kumaş: Kurulduğu günden beri Sobee Studios bir sürü zorluklar ile baş etti. Sponsor bulamamıştınız, yaptığınız işi insanlar anlamıyordu ve genel anlamda ilgi vs. yoktu. Zamanla anlaşıldığını umuyorum. Sizce bu zor dönemi atlattı mı Sobee?
Mevlüt Dinç: Türk Telekom çatısı altında Sobee Studios'taki ekibimiz ile Türkiye'de dünya standartlarında geliştirilmiş profesyonel oyunlara imza atıyoruz. Üç boyutlu, etkileşimli ve çok kullanıcılı oyunlar geliştirerek gerçek ortam modellemesi ve simülasyonu üzerine yaptığı çalışmalarla da yürütüyoruz.
Türk Telekom, Sobee için yaptığı yatırım ile aynı zamanda oyun sektörünün oluşturulmasına yönelik çok büyük adım atarak adeta Türkiye'nin geleceğine yatırım yaptı. Bu sayede oyun sektöründe ülkemizin önünün açılacağını ve pazarda söz sahibi olacağını düşünüyorum.
Tayfun Kumaş: Üç senedir yedi kişilik ekip ile üzerinde çalıştığınız “İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır” nihayet piyasadaki yerini aldı. Bu gelişmenin en güzel tarafı ise oyun kutu halinde piyasada. Dağıtımını da Aral üstlendi. Bu durum sizin için ve Türk oyun sektörü için tarihi bir gelişmedir. Sizin bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Mevlüt Dinç: İstanbul Kıyamet Vakti, Türkiye'de oyun sektörünün oluşturulmasına yönelik atılmış en büyük adımlardan biri. Sektörün henüz gelişme aşamasında olduğu Türkiye'de, birçok Avrupa ülkesinin halen bir online oyunu bulunmazken, Sobee Studios olarak online oyun konusunda ciddi bir tecrübeye sahibiz. Bu tecrübemizin ürünlerinden biri olan mantıklı oyun kurgusu ve sayısız yan hikâyeler ile desteklenen İstanbul Kıyamet Vakti, Türkiye'deki oyun severler arasında oldukça sevilerek kendi hayran kitlesini yarattı.
Online ortamda birbirlerini tanıyan oyuncular piknikler düzenleyerek bir araya geldi. Hatta 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü, 30 Ağustos Zafer Bayramı gibi bizler için çok önemli olan günler için özel törenler düzenledi. TTNET ve Aral işbirliği ile piyasaya sunduğumuz özel sürüm kutusu sayesinde ise İstanbul Kıyamet Vakti daha geniş kitlelere ulaşacak. Oyun severlerin, bütün satış noktalarından satın alabileceği İKV, 50 bin adet gibi yüksek bir sayıda dağıtımı gerçekleştirilen ilk Türk oyunu olmasıyla da dikkat çekiyor.

Tayfun Kumaş: İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır ek paketini satın alan oyuncular, önceden Mynet'te dağıttığınız İstanbul Kıyamet Vakti'nin ilk versiyonuna ihtiyaç duyacak mıdır ya da bu ilk sürüm kutuda mevcut mudur?
Mevlüt Dinç: İstanbul Kıyamet Vakti'nin yeni sürüm kutusu ile birlikte oyuncular tüm oyuna sahip olabiliyorlar. Kutuda ihtiyaçları olan her şey oyuncular için mevcut.

Tayfun Kumaş: Bu eklentinin eski versiyonuna göre en önemli farkları ve avantajları nelerdir?
Mevlüt Dinç: Yeni kutu ile birlikte gelen Derindeki Sır Eklentisi ile 49 seviye limitine ulaşan Yeraltı, Meran şehri, Hidra mağaraları ve Er Meydanı (Battleground) ile yeni bölgelere doğru genişleyen İKV evreni, Grup Bölgeleri (Instance) Eklentisi ile oyunculara bambaşka oyun deneyimleri sunmayı amaçlıyor. Sadece 6 kişilik gruplar ile girilebilen özel bölgelerde gizemli görevler, güçlü düşmanlar, göz kamaştırıcı ödüller ve zorlu bilmeceler oyuncuları bekliyor. Düşünen Adam, Motorin, Kenan, Zahir, Junon, Centurion gibi birçok Şef (Boss) düşman, oyuncuların taktik yeteneklerini sınarken, yeni eklenen mor renkli Nadide eşyalar ve yepyeni Şaheserler, oyuncular tarafından kullanılmayı bekliyorlar.
Tayfun Kumaş: Peki bu kutunun içinde neler var ve fiyatı nedir?
Mevlüt Dinç: İKV'nin özel sürüm kutusunda yeni eklentilerin yanı sıra İKV tutkunlarının çok beğeneceği bir poster ve özenle hazırlanmış kitapçık da yer alıyor. Sobee Studios, TTNET ve Mynet hesaplarında geçerli 3 aylık plus paketi ile satışa sunacağı İKV'nin özel sürüm kutusu, 29.90 TL yerine sadece 19.90 TL'den oyun severler ile buluşuyor.

Tayfun Kumaş: İlk önce 50.000 kutu olarak piyasaya sürülen bu pakette büyük bir ilgi var. Bu ilgiyi neye borçlusunuz?
Mevlüt Dinç: İKV'nin özel sürüm kutusunda yeni eklentileri oyuncularımız merakla bekliyordu. Diğer taraftan da Türkiye'nin ilk devasa çevrimiçi oyunu olan İKV, internet üzerinden de yoğun ilgi görüyor. Yaptığımız işin kalitesine çok önem veriyoruz ve bunu Türk oyun severlerle paylaşıyoruz. Galiba işin sırrı işimizi severek yapmamız.

Tayfun Kumaş: Benim en çok merak ettiğim sorulardan biri ise “İstanbul Kıyamet Vakti” fikri ilk önce nasıl oluştu ve nasıl aklınıza geldi?
Mevlüt Dinç: İKV oyunu aslında İstanbul'un tanıtımına yönelik olarak hazırladığımız simulasyon projesinin ardından doğdu. İstanbul'un tarihi mekânlarının tanıtımını içeren bu projeyi bir oyun olarak sunuyor olmanın etkili olacağından, hareketle İKV'nin çalışmalarına başladık.

Tayfun Kumaş: Avrupa'nın oyun satışı ve yapımcılığı, Türkiye'den iyi olmasına rağmen onların halen yapmış olduğu Online bir oyun yok. Geçtiğimiz dönemlerde de “I Can Football” ile Online futbol olarak dünyada bir ilki başardınız. Türkiye gibi oyun yapımına desteğin az olduğu bir ülkede ve az kişilik ekip ile Sobee Studios'un bu zor döneminde bunu başarmasını neye borçlusunuz?
Mevlüt Dinç: Kısaca çok çalışmak diyebiliriz. Ayrıca Türk Telekom gibi bir devin Sobee Studios'a inanarak destek veriyor olması, projeleri hayata geçirebilmemizde son derece etkili oldu.
Tayfun Kumaş: Geriye dönüp baktığımızda, Online oyunlara ağırlık veriyorsunuz. Tabii zamanımızda da maalesef Single oyunlara ilgi azaldı. Hatta bazı oyunlar Single bölümünü kısa tutuyor ve Online’a ağırlık veriyor. Sizce Online'ın, oyun sektörüne gelecekteki etkisi nedir? Bu gidişle Single oyunlar yok olur mu?
Mevlüt Dinç: Türkiye'de 15 milyon Online oyun kullanıcısı mevcut. 70 milyon nüfuslu bir ülkede bu rakam çok önemli. Büyük bir potansiyeli temsil ediyor. Dünya oyun sektöründe milyarlarca dolar ciroyla Kore ve Çin lider konumda. Türkiye'deki potansiyel düşünüldüğünde, Kore ve Çin'in liderliğini sürdürdüğü milyarlarca dolarlık Online oyun sektöründe artık Türkiye'nin de yer alması mümkün. Önümüzdeki dönemde de çevrimiçi yeni oyunları gelecek ve pazarı daha da büyüyecek.

Tayfun Kumaş: Geçen sene projesini açıkladığınız ve ilk fragmanını yayınladığınız “Supercan” daha çıkmadan en favori Türk oyunları sırasında. Bu oyunun ne tarz olacağından ve nasıl bir oyun olacağına kadar bizi bilgilendirir misiniz?
Mevlüt Dinç: SüperCan, çocukların bir yandan eğlenirken bir yandan da eğitim alabileceği farklı bir oyun olacak. Bu oyunda Marvel ile yaptığımız işbirliği sayesinde Spider-Man, Ironman gibi çocukların çok sevdiği süper kahramanlar da SüperCan ile birlikte karşımıza çıkacak.

Tayfun Kumaş: SuperCan'ın hikayesi nedir?
Mevlüt Dinç: SüperCan, Türk çocuklarının örnek aldığı bir süper kahraman yaratma fikrinden doğdu.
Tayfun Kumaş: Baktığımızda yaptığınız oyunlar, çocuklara yönelik ya da eğitimsel oyunlar olarak karşımıza çıkıyor. Tabi biz gençler de Single'ı güzel olan Call of Duty, Crysis, Grand Theft Auto, Need for Speed vs. gibi oyunlar da bekliyoruz. Peki, neden öncelikle çocuklara yönelik oyunlar seçiyorsunuz?
Mevlüt Dinç: Bilgisayar oyunlarının bir etkileşim unsuru olduğu için özellikle çocuklara çok faydalı olabilecek yanları var. El-kol, göz koordinasyonu, beyni simüle etmesi vs. Bilgisayar oyunlarını televizyondan ve sinemadan ayıran en önemli faktör bu bence. Bu yüzden oyunların çocukların eğitiminde önemli bir rol üsteleneceğine inanıyoruz. Bu nedenle Sobee Studios olarak çocukların eğitimine yönelik oyunlar geliştirme konusunda yoğun biçimde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Tayfun Kumaş: SuperCan, bildiğimiz gibi halen yapım aşamasında. Bu oyun yaklaşık ne zaman piyasada olur?
Mevlüt Dinç: Bu sonbaharda SuperCan oyun severler ile buluşacak.

Tayfun Kumaş: SuperCan'da bandrollü bir oyun olarak kutulu halde piyasaya çıkacak mı? Şimdiden kendimizi o güne hazırlayalım mı?
Mevlüt Dinç: SuperCan ile ilgili olarak halen çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu aşamada oyunu oyun severler ile nasıl buluşuyor olacağı konusunda ayrıntı veremiyorum.

Tayfun Kumaş: İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır kutusunda dikkatimi çeken bir önemli konu yenilenen Sobee logosu oldu. Sobee isminin yerini de tamamen Sobee Studios almış. Neden logo yenileme ihtiyacı duydunuz? Eski logo yine geçerli mi?
Mevlüt Dinç: Sobee Studios, sadece oyun alanında değil gerçek ortam modellemesi ve simülasyonu üzerine yaptığı çalışmalarla farklı alanlarda da faydalı ürünler geliştirmeyi sürdürüyor. Daha önce de duyurduğumuz kapsamlı Marvel Lisans Anlaşması gibi girişimlerimizle Sobee'nin farklı alanlardaki etkinliğini genişletmeyi hedefliyoruz. Bu anlaşma çerçevesinde, dünya çocuklarına armağan edilmiş olan 23 Nisan'da Marvel'in Spiderman, Ironman gibi ünlü karakterlerini Türkiye'de Sobee'nin yarattığı kahraman SuperCan’ın davetlisi olarak ağırlamış ve bayramı çocuklarla birlikte kutlamıştık. SuperCan, Marvel'ın dünyaca ünlü süper kahramanlarının yer aldığı heyecanlı ve sürükleyici maceraların olduğu oyun ile önümüzdeki aylarda evlerimize misafir olacak.
İşte Sobee Studios'un yaptığı tüm bu farklı alanlardaki çalışmaları da düşünerek şirketimizin logosunu Sobee Studios olarak değiştirip geleceğe daha hazır bir hale getirdik.
Tayfun Kumaş: İstanbul Kıyamet Vakti: Derindeki Sır lansmanında “I Can Football: World Cup” diye bir projeniz olduğunu duyurdunuz. Bu proje hakkında bize bilgi verir misiniz?
Mevlüt Dinç: I Can Football, dünyanın ilk 11/11 oynanan çok oyunculu, tamamen çevrimiçi ve üç boyutlu futbol oyunudur. 2010 dünya kupası maç yayınından 15 dakika önce yayınlanacak.
Maçı, NTV SPOR ekranlarından on binlerce yarışmacı arasında her iki takım içinde ilk ona giren şansı oyuncularımız NTV SPOR ekranlarında oynuyor olacaklar.
Bu projemiz, oyunun TV ekranlarında oynanmasına yönelik dünyada bir ilk. Yerel pazarda 400.000'i aşkın üyesi olan oyunumuz yakında Suudi Arabistan, Mısır ve diğer uluslararası pazarlarda oynanmaya başlanacak.

Tayfun Kumaş: Sobee'nin, SuperCan, I Can Football: World Cup ve İstanbul Kıyamet Vakti dışında üzerinde çalıştığı ya da planda olan herhangi bir projesi var mı?
Mevlüt Dinç: Video oyunları, Sobee'nin ilk önceliği fakat interaktif eğlence alanında, video oyunlar sayesinde geliştirdiğimiz simülasyon, animasyon, 3B modelleme ve video teknolojilerini farklı ve uluslararası projelerde kullanmak istiyoruz. Bu alanda çalıştığımız birkaç projemiz var. Yakında sizlerle paylaşacağız.

Tayfun Kumaş: Türk oyun sektörünün ilerlemesinde en büyük etken olan Sobee’nin bu konu hakkındaki düşünceleri nelerdir?
Mevlüt Dinç: Ülkemize ve sahip olduğu potansiyele çok inanıyoruz. Bu potansiyelin ulusal ve uluslararası pazarlarda yer alması için yıllardır ciddi bir gayret içindeyiz. Türk Telekom ailesine katılmamız sayesinde de özellikle uluslararası alanda ülkemizin yeteneklerini en iyi şekilde temsil edeceğimizi düşünüyoruz. Sobee Studios'un kendi prodüksiyonları dışında, yetenekli Türk gençlerinin projelerini destekleme hedefi var. Bu hedef ile kaliteli çalışmaların hak ettiği değeri bulması için elimizden geleni yapacağız.
Tayfun Kumaş: Türkiye'de oyun yapımcısı olmak isteyen birçok genç var. Kimileri boş zamanlarında mod, yama vs. gibi oyunlara küçük eklentiler yapıyor, kimileri ise flash ya da kendi oyunlarını yapmak için çabalıyor. Tabi bunlardan biri de belki de en başta benim. BLOG sayfamı takip ettiyseniz, benim yapılarım hakkında ve Türkiye'de oyun yapımcısı olmak isteyen gençlere tavsiyeleriniz, önerileriniz nelerdir?
Mevlüt Dinç: Dünyadaki oyun sektörü artık sınır tanımıyor. Dolayısıyla sadece Türkiye ile sınırlı kalmamak, dünyadaki gelişmeleri takip etmek lazım. Gelişmekte olan ülkemizin konsantre olacağı şey yenilikçilik olacak. Siz bu yenilikçiliğin neresindesiniz? Farkınız nedir? Bence bu sorulara odaklanmak gerek. Böylelikle rekabetten sıyrılarak, yıllar önce uzak doğunun yaptığı gibi farklılaşabilir ve kendi pazarlarımız oluşturabiliriz. Bu da ancak yetişmiş, kendini yetiştiren insan gücüyle oluyor. Bu noktada oyun yapımcılarına kendilerini geliştirmek gibi çok büyük bir görev düşüyor.

Tayfun Kumaş: İlk oyun yapımcısı Türk sizsiniz ve size ayrı bir hayranlık var içimde. Tabi diğer oyun yapımcısı olan Türk arkadaşlarım da bu başarıyı sizi takip ederek yakaladıklarını söylüyor. Electronic Arts, Capcom, Crytek, Activision, Infinity Ward ve sayamadığım bir sürü firma çalışanı... Bu firmaların hepsinde önemli çalışmalar yapan Türk oyun yapımcıları var, bu konu hakkındaki düşünceleriniz ve o arkadaşlara iletmek istedikleriniz var mıdır?
Mevlüt Dinç: Dünyada yer edinmek istiyorsak, birbirimize destek olmalıyız. Birlikten kuvvet doğduğu çok açık. Yurt dışında bulunduğum zamanlarda kazan-kazan prensibinin uygulandığını defalarca gördüm. Bu prensibi biz de kendi aramızda uygulamaya başlarsak, içimizdeki potansiyelin uluslar arası kabul görmesinde çok hızlı yol alabiliriz. Hak ettiğimiz yer içinde böyle bir sinerjinin şart olduğunu düşünüyorum. Bundandır ki, çalışmalarımızı yıllardır teknokentlerde geliştirerek Türk firmaları arasındaki işbirliğine katkı sağlamaya çalışıyoruz.

Tayfun Kumaş: Röportaj için çok teşekkür ederiz. Sayenizde birçok bilgiye sahip olduk.
Mevlüt Dinç: Rica Ederim.