28 Mart 2010 Pazar

Medal of Honor’un Programcısı Giray Özil ile Konuştuk!

NOT: 2010 senesinde Reboot olarak karşımıza çıkan Medal of Honor’un yapay zeka yazılımcısı Giray Özil ile Medal of Honor hakkında gerçekleştirdiğim dünya üzerindeki ilk röportajdır.
Electronic Arts’ta çalışan Türk oyun yapımcılarından biri olan Giray Özil ile ve bu senenin (2010) sonbaharında piyasaya çıkması planlanan Medal of Honor hakkında detaylı bir röportaj yaptım.

Medal of Honor hakkında Türkiye ve dünyada yapılan ilk röportajdır. Sözü fazla uzatmadan sizi röportaj ile baş başa bırakıyorum. Keyifli okumalar.

- Tayfun Kumaş
Tayfun Kumaş: Merhaba Giray Bey, bize kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Giray Özil: Electronic Arts’ın, Los Angeles stüdyosunda oyun motoru programcısı olarak çalışıyorum. Şu an Medal of Honor ekibindeyim. 3.5 yıldır ABD’de yaşıyorum. Eskişehir doğumluyum ve 25 yaşındayım.

Tayfun Kumaş: Oyun yapımı kariyerinize nasıl başladınız?
Giray Özil: Oyun yapımcısı olmak hep istediğim bir şeydi. Sabancı Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği okurken bu konuya yoğunlaştım. Gerçek anlamda oyun kariyerine ilk adımımsa Pusu’nun yapımcısı Yoğurt Teknolojilerinde staj yaparak tamamlamam oldu.

Tayfun Kumaş: Electronic Arts gibi dünyanın en başarılı oyun şirketine girme maceranızı bize anlatır mısınız?
Giray Özil: Üniversite sonrasında ABD’ye yüksek lisans yapmak amacıyla gitmiştim. Zira büyük bir oyun şirketinin Türkiye’den yeni mezun bir genci işe alma ihtimali sıfıra yakındı. Yüksek lisansın ilk yılında pek çok şirket okula stajyer bulmak amacıyla mülakat yapmaya geliyordu. EA’de bunlardan biriydi. Birkaç teklif içerisinde EA’i tercih ettim. Stajımın sonundaysa okula dönmeden doğrudan işe başlamamı istediler, ben de severek kabul ettim. Zaten okula gitmemin amacı EA gibi bir şirkette işe girebilmekti.

Tayfun Kumaş: Önceden Electronic Arts (EA)’a girmek hiç aklınızdan geçmiş miydi?
Giray Özil: Tabii ki! Sanırım FIFA 96 oynadığım zamandan beri ama biraz uçuk bir hayal gibi geliyordu.
Tayfun Kumaş: EA’de, efsane olmuş Medar of Honor serisinin, bu sene sonunda çıkması planlanan yeni Medal of Honor’un yapımında da çalışıyorsunuz. Medal of Honor’un yapımcılığında hangi görevde yer alıyorsunuz?
Giray Özil: Oyun motorunun altyapısını programlıyorum. Bunun içerisinde grafiklerin programlanması, oyunun konsollarda ve PC’de optimize ve sorunsuz çalışmasını sağlamak gibi işlerde var. Bunun yanında yaptığım başka şeyler de oluyor. Çok belirgin bir görevim yok.

Tayfun Kumaş: Medal of Honor’un yapımı nasıl gidiyor ve bizi nasıl bir Medal of Honor bekliyor?
Giray Özil: Yapım gayet keyifli ve yorucu. Çoğunlukla yeni bir ekibiz ve bu oyunda, ileride çıkacak şaheser niteliğindeki Medal Of Honor oyunlarının temelini atmayı amaçlıyoruz.

Tayfun Kumaş: Bildiğimiz kadarıyla modern savaşı konu alacak olan Medal of Honor, geçtiğimiz sene piyasaya çıkan ve satış rekorları kıran Call of Duty: Modern Warfare 2’yi geçebilir mi?
Giray Özil: Cevap basit: Hayır! Hedefimiz bu değil.

Call of Duty serisi tek bir oyunla buraya gelmedi. Yıllardır bir arada aynı teknolojiyi kullanarak çalışan bir ekibin eseri. Medal of Honor ise yeni bir ekiple ve teknolojiyle yola çıktı. Oyun sektöründe başarının sırrı aynı formülü tekrarlayarak mükemmelleştirmektir. Eminim oyuncuların zevkle oynayacağı bir oyun yapacağız.

Sonuçta The Godfather’ın gelmiş geçmiş en iyi film olduğunu düşünebilirsiniz ama bu başka film izlememeniz veya beğenmeyeceğiniz anlamına gelmez.
Tayfun Kumaş: Medal of Honor için oyunun geçeceği ülke neden Afganistan seçildi. Maalesef geçtiğimiz senelerde ABD ile Afganistan arasında bir savaş olmuştu. Oyunun konusu, bu savaşı mı konu edinecek?
Giray Özil: Oyun bu operasyon esnasında yaşanan olaylara değiniyor ama savaşın genelinden çok savaş sırasında birkaç askerin başından geçenler anlatılıyor. Politik bir tavrı yok.

Tayfun Kumaş: Bu sene piyasaya çıkması planlanan birçok FPS oyun var. Bu duruma göre EA, Medal of Honor ile sizce beklenen ilgiyi görebilecek mi?
Giray Özil: Konuya diğer oyunlardan farklı bir yaklaşımımız olduğunu düşünüyorum. Örneğin bize en yakın oyun olan Modern Warfare özellikle son oyunlarında oldukça uç noktalara gitti ve bir aksiyon filmi havasına büründü. Biz daha ayakları yere basan bir hikâye anlatıyoruz. Tabii ki rekabet çok ama Medal of Honor markası kendine yer bulmakta güçlük çekmeyecektir.

Tayfun Kumaş: Yeni Medal of Honor’un, diğer Medal of Honor serisine göre en büyük yeniliği ve avantajı ne olacak?
Giray Özil: Haliyle ikinci dünya savaşı yerine modern savaşları konu almamız en büyük fark oluyor. Olaylara çok gerçekçi ve sinematik bir yaklaşım getiriyoruz. Zaten Medal of Honor serisinin iddiası da hep bu olmuştur.

Tayfun Kumaş: Medal of Honor’da, sizin hoşunuza giden en iyi tarafı ve en iyi yanı nedir?
Giray Özil: Multiplayer kısmını Battlefield’in yaratıcısı DICE’nin yapıyor olması bence çok yerinde bir karar.
Tayfun Kumaş: Daha önce hangi oyunların yapımında çalıştınız?
Giray Özil: Medal of Honor Airborne’da yer aldım. İptal edilen Tiberium oyununda ve Red Alert 3’te de çok kısa bir dönem çalıştım. Yaklaşık üç seneden beri çoğunlukla bu projede yer alıyorum.

Tayfun Kumaş: Şu an üzerinde çalıştığınız başka herhangi bir proje var mı?
Giray Özil: Hayır. Genelde oyun sektöründe aynı anda birden çok projede çalışılmıyor.

Tayfun Kumaş: Boş zamanlarınızda ne tür ve hangi oyunları oynarsınız?
Giray Özil: Büyük bir FIFA hastasıyım. Onun haricinde fırsat buldukça çeşitli RPG ve FPS oyunlarını oynuyorum. Maalesef işiniz oyun yapmak olunca boş zamanlarınızı oyun oynamak haricinde başka şeylere ayırma ihtiyacı duyuyorsunuz.

Tayfun Kumaş: Türkiye’de oyun yapımcısı olmak isteyen birçok genç var. Kimileri boş zamanlarında mod, yama vs. gibi oyunlara küçük eklentiler yapıyor, kimileri ise flash ya da kendi oyunlarını yapmak için çabalıyor. Türkiye’de oyun yapımcısı olmak isteyen gençlere tavsiyeleriniz ve önerileriniz nelerdir?
Giray Özil: Çok hırslı olmak, çok araştırmak ve başlanan işleri yarım bırakmadan ortaya küçük de olsa çalışan bir eser çıkarmak önemlidir. Mod yapımcılığı ve flash gibi alanlar çok küçük ekiplerle başarılı işler çıkarılabildiği için bence çok önemli başlangıç noktaları.

Tayfun Kumaş: Türkiye’de ilerlemekte olan oyun sektörü var. Türk oyun sektörü hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyim?
Giray Özil: Biraz kıpırdanma görüyorum ancak gidecek daha çok yolumuz var ve maalesef bu hızda hiçbir yere varamayız.

Tayfun Kumaş: Röportaj için teşekkür ederim. Sizin de eklemek istediğiniz ve söylemek istedikleriniz var mı?
Giray Özil: İdeallerinizin peşinden koşmanızı temenni ediyorum. Zor gözükseler de yeterince çalışarak elde edilemeyecek bir şey yok ve hayatınızı sevdiğiniz bir işten kazanmanın keyfi paha biçilemez. Sevgiler Giray Özil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder